top of page
134.jpg

Astro Başlangıç Paketi ..
Nereden başlayacağını bilemeyenler için.
Detayları öğrenmek için tıkla. 

Astrolog Mine Cürmen ile

Terapi Online Olur mu?

Güncelleme tarihi: 2 May



Hayat değişiyor. Artık yemek siparişimizi, alışverişimizi, hatta dost sohbetimizi bile ekranlar üzerinden yapıyoruz. İlk bakışta bir bilgisayar ekranı üzerinden terapi fikri biraz garip gelebilir.  Birçok kişinin terapi denilince hala gözünde bir koltuk, bir masa, belki hafif sarı ışıklı bir oda ve karşısında ciddi ama sevecen bir terapist canlandırıyor.

Peki ya terapi? O da online olabilir mi? Olur. Çünkü mesele aynı odada bulunmak değil, aynı duyguda buluşabilmektir.

Bir ekranın iki ucunda olsak da, birinin seni dinlemesi, anlaması ve yargılamadan yanında olması hâlâ mümkün. Hatta bazen daha bile kolay. Evindesin, tanıdık bir ortamdasın, kendini daha az tehdit altında hissediyorsun. Terapi koltuğu bazen battaniyene sarıldığın kanepe olabilir. O rahatlıkla, o güvende, bazen en derin duygular daha kolay çıkıverir. 

Evet, “ama ben yüz yüze olunca daha çok bağ kurduğumu hissediyorum” diyenler de var. Bu çok insani bir his. Hepimiz fiziksel varlığın verdiği sıcaklığa alışkınız. Ama aslında terapötik bağ, sadece fiziksel varlıkla kurulmuyor. O bağ, anlaşıldığında, görülüp duyulduğunda kuruluyor. Ve bu, ekranın bir ucundan da mümkün. Çünkü bağlantı internetle değil, empatiyle kuruluyor. Birçok danışan ilk başta online terapiye mesafeli yaklaşıp, birkaç seans sonra “ekrandan bu kadar derin şeyler konuşabileceğimi düşünmezdim” diyor. Hatta bazıları, yüz yüze olduğunda bu kadar rahat açılmadığını fark ediyor. Özellikle sosyal kaygı yaşayanlar, ağlamaktan çekinenler ya da kendini başta ifade etmekte zorlananlar için ekran, bir koruyucu filtre gibi işliyor. Seni birazcık gizliyor, ama tamamen saklamıyor. Bu da duyguların daha nazikçe açılmasına alan tanıyor. 

Bilim ne diyor dersen; birçok araştırma online terapinin, özellikle de bilişsel davranışçı terapinin, yüz yüze terapi kadar etkili olduğunu söylüyor. Depresyon, anksiyete, panik bozukluk gibi birçok alanda online terapi sonuçları yüz güldürüyor. Journal of Affective Disorders ve The Lancet Psychiatry gibi prestijli yayınlarda çıkan çalışmalar, bu alandaki etkileri net bir şekilde ortaya koyuyor.

 

Yani mesele, terapistinle aynı odada olmak değil; onunla aynı güven duygusunu kurmak. Ve bu, internet bağlantın kadar stabil, terapistin kadar içtense, ekran araya giremiyor.İşin bir de pratik tarafı var tabii. Online terapi zaman kazandırıyor, trafik derdi yok, otobüs kaçırma stresi yok, “ofise nasıl giyinsem” derdi yok. Belki pijamalarınla, belki kahveni alıp dizlerinin üzerine yastığını koyarak seansa giriyorsun. Beden rahat olunca, bazen zihin de kendini daha serbest bırakıyor. Bu da terapinin derinleşmesine katkı sağlıyor.

 

Bazen evden çıkmaya gücün olmaz. Bazen yaşadığın şehirde uygun bir terapist bulmak zordur. Ya da yurtdışındasındır, Türkçe terapi almak istersin. İşte tüm bu durumlarda online terapi, terapiye ulaşmanın önündeki en büyük engelleri kaldırıyor.Elbette online terapi herkes için her zaman ideal olmayabilir. Bazı kişiler için yüz yüze temas daha anlamlıdır, daha güven vericidir. Ancak bu, online terapinin etkisiz olduğu anlamına gelmez. Tıpkı her dost sohbetinin sarılarak yapılmak zorunda olmaması gibi. Bazen bir mesajla da içimizi dökeriz. Çünkü mesele, neyle değil, nasıl kurduğunla ilgilidir.

 

Sonuç olarak:

Online terapi olur.

Eğer bir süredir terapiye başlamak istiyor ama erteleyip duruyorsan… Belki de bu yazıyı bir işaret olarak görebilirsin. Terapinin kapısı artık sadece bir ofiste değil. O kapı, şu an açtığın ekranın tam karşısında.

Коментарі


bottom of page